Alman makamlarının nal gibi mühürlü belgelerini görmeyen, Arzu Aydın isimli bu güzelin 15 yaşında olduğuna mümkünü yok inanmaz. Evet, Arzu 15 yaşında fakat şöhrete giden yolun başında. Start aldıktan kısa bir süre sonra, en yakın rakiplerini rüzgar gibi sollayan Arzu, şöhret parkurunda az zamanda uzun yol alacağını her halinden belli ediyor. Çünkü bu yarışın püf noktasını biliyor.

Küpçünün çırağı bir gün ustasına babalanmış: “Eh, artık ben de bu işi öğrendim. Şekli senin yaptığın kadar güzel, sırı seninkiler kadar kusursuz küpler yapabilirim. Ustalık peştamalı belime bağlanmalı” diye. Görmüş geçirmiş usta, görmüş geçirmiş bıyıklarının altından şöyle bir gülmüş. “Halep oradaysa, küp çamuru burada. Yap da görelim evladım.” demiş çırağına, kendinden gayet emin.

0323-arzu-caglayan-roportaji-1987-erkekce-dergisi (2)

Kolları sıvayan çırak, yağlı hamuru, tombul kalçalı bir su küpüne dönüştürmüş başarıyla. Sıra gelmiş küpün iç yüzeyini sırlamaya. Küpte “sır” gayet önemli. İçi cam gibi olacak ki, dışarı su kaçırmasın. Gelin görün ki, burnu erken havalanan çırak, ne yaptıysa sırı bir türlü tutturamamış. Usta görmüş geçirmiş ya; bu yüzdendir bir ders ile birlikte, işin sırrını vermekten kaçınmamış.

0323-arzu-caglayan-roportaji-1987-erkekce-dergisi (6)
Kaynak: 1987, Erkekçe Dergisi

“Bak evlat!” demiş. “Bu sır sürülmeden önce, püf!” diye bir kez üflenecek ve ondan sonra sürülecek. Her işin bir püf noktası vardır. Ve bu püf noktasını bilmeden, kendini bir bilen ilân etmek, ayıptır söylemesi, ahmaklıktır.

Başarılı bir heykeltıraş elinde, küp çamurundan, akla ziyan bir Afrodit heykeline dönüşmüş kadar güzel olan Arzu Aydın’ın yaşamında da bu “püf noktası”nın büyük bir önemi var. Eğer olmasaydı, neden uzun uzun anlatalım “püf noktasının” öyküsünü değil mi?

0323-arzu-caglayan-roportaji-1987-erkekce-dergisi (3)

Bir kere Arzu Aydın’ın Cenk Koray, Münir Özkul ve Suna Pekuysal ile başrollerini paylaştığı video filminin adı Püf Noktası. Eh, tabii, bir tek bu gerekçe bilgiçlik taslamamızı bağışlattırmaz. Başka ve sağlam gerekçelerimiz de var!

Efendim, asıl adı Arzum Selma Cıbıroğlu olduğu halde, Arzu Aydın takma adıyla gazete ve dergilerde 1 yetmiş beşlik boyunu ve 92-62-94 mütenasip ölçülerini gösteren Arzu, şöhret köşkünün sırçasına tam zamanında, hatta zamanından biraz önce “püfff!” demiştir. Çünkü ilk filminden 5 bin lira figürasyon ücreti alan ve iki senede başrol oyunculuğuna, film başına da 1 buçuk milyonluk bareme sıçramak herkese nasip olmuyor.

0323-arzu-caglayan-roportaji-1987-erkekce-dergisi (4)
Kaynak: 1987, Erkekçe Dergisi

HEDEF: Gazino Sahnesi!
Arzu, ses tellerine güvenen birçok insan gibi, kısık sesle konuşuyor. “Fahrettin Aslan” beni assolist yapmayı düşünmüş olmalılar ki, şan dersleri almam konusunda yönlendirici oldular. Şimdi ders alıyorum. Ancak bu kolay bir iş değil. Belki bir belki de iki yılımı vereceğim. Ancak gönlümde yatan aslan, sinema değil, sahne.

0323-arzu-caglayan-roportaji-1987-erkekce-dergisi (7)

ON PARMAKTA: ON HÜNER!
Henüz üç buçuk yaşındayken yüzme dersleri almaya başlayan Arzu’nun Almanya’da öğrenciler arasında yapılan yüzme yarışmalarından kazandığı birincilik ve ikincilik madalyası var. Bir süre bale dersi aldığını söyleyen Arzu, biraz irice olan vücudunun göze hoş gelmesinde balenin büyük bir katkısı olduğunu söylüyor.

0323-arzu-caglayan-roportaji-1987-erkekce-dergisi (8)

EN BÜYÜK RAKİBİ ÇEÇİLYA
Kendi kuşağından hangi sanatçıya özendiği sorusuna, üstü kapalı bir sitem ile yanıt veriyor:
— Özendiğim değil, yerine oynamayı hedeflediğim sanatçı var. Bu kişi, bana yaş olarak da yakın biri: Çeçilya! İlk filmim olan Aşkın Kanunu Yoktur’da onun yanında figüran olarak oynadım. Bu filmde kafaya koydum, bir gün Çeçilya’ya yetişmeyi ve onu sollamayı!

0323-arzu-caglayan-roportaji-1987-erkekce-dergisi (9)

KÜÇÜK, ÇIPLAK, BAKİRE
Arzu Aydın henüz 15 yaşındayken, kamera karşısına üryan çıkmaktan çekinmemiş bir kız. Ancak bekâret konusundaki düşüncesi sorulduğunda şu yanıtı veriyor:
— Ben bakireyim ve bakireliğimi de evleneceğim erkeğe saklayacağım. Belki bazılarına garip gelebilir ama en doğrusunun bu olduğuna inanıyorum.




 

0323-arzu-caglayan-roportaji-1987-erkekce-dergisi (1)

Kaynak: 1987, Erkekçe Dergisi