35 yaşında bir kadın, milyonların her gece soluksuz izlediği bir stüdyoda, rahat tavırlarıyla izleyiciyi ikiye böldü: Hülya’yı sevenler ve Hülya’dan nefret edenler. 100 milyarı kazanmak uğruna katıldığı yarışma için işini ve arabasını kaybetti ama şimdi durumu çok kritik. 2001 yılındayız. Türkiye’yi ekranları başına kilitleyen Biri Bizi Gözetliyor yarışması hakkında bilinmeyenler dijitalde ilk kez Eski Hayatlar’da!
Oğlum yaşında dediği Melih’le samimiyeti, banyodan çıkışlarında havlulara sarınması, sere serpe yaptığı sohbetleri, onu bir anda Türkiye’nin “seksi sarışını” haline getirdi. Kadınlar, erkekler, aileler, genç kızlar herkes stüdyoya kapanmış bu grupta neler olup bittiğine daha bir dikkat eder oldular. Kimileri milletvekili ve bakan tanıdıklarına telefon açtı, kimileri ise “ahlâksızlığı” Radyo Televizyon Üst Kurulu’na şikâyet ettiler. Peki kimdi bu Türkiye’yi bölen sarışın? Hülya Yamanoğlu gerçek anlamda “yaman kadın” dedirtecek kadınlardan. 35 yaşında, iki çocuk annesi, seksi, sevecen ve hiçbir eksiği olmayan vücudu ile çok çekici. Hele göğüsleri ilk bakışta silikonlu sanılabilir ama o bu konuda sadece gülümsemekle yetiniyor.
Hülya, “Biri Bizi Gözetliyor” yarışmasına katılıp toplu halde uyanan röntgencilik duygularının nesnesi olarak tanındı. Ancak bir farkla. O, artık yolun yarısına gelen yaşının verdiği olgunlukla daha bir cesur davrandı. Başa güreşen ve “şişman” dediği Muırat da baktı ki olacak gibi değil, Hülya her hafta iyi puanlar alıyor. Onu elemeyi aklına koydu. Hem de beyaz yalanlarla. Hülya bunun farkındaydı ve Murat’a çok kızgın. Belki de Hale ve Esra da. Hülya Yamanoğlu, zenci basketbolculara meraklı olduğu yolundaki imalı haberlere çok kızgın. Çünkü bir basketçi sevgilisi olduğunu ve gece yaşamını sevdiğini kabul ediyor hepsi o kadar.
ANAHTAR DELİĞİNDEKİ TOPLUMSAL OLAY
Programın en gözde kızları elendi. Sizden sonra da aynı ilgiyi görüyor mu?
— Birtakım insanlardan yorumlar geldi. “Hale çıktı, Esra çıktı” ve sonunda sen de çıktın, biz artık bu programı izlemek istemiyoruz diyorlar. Bu çok doğal. Renkli olduğum için izleyenler çokmuş.
★
Yaşınız gereği tepkilerinizi çok açık dile getiriyordunuz. Sanırım onu bulamıyor insanlar.
— Renk gitti. “İnsanlar boş boş birbirilerine bakıyor” deniliyor ama oradaki herkes özel. Belki çoğunluk bizde kendini gördü ve geriye kalanlar daha sessiz insanlar. Ama o da çok güçlü bir özellik. O evdeki hayata ilgi devam etmeli. Çünkü çok faydalı.
★
Nasıl bir fayda bu?
— İnsanlar evin içinde kameraları unutuyor ve gerçek kişilikler ortaya çıkıyor. 24 saat bir arada olmak beş yüzü birden çıkarıyor ortaya. Kimse iki yüzlü davranamaz. Belki bir süre rol yapar, ama uzun sürdüremez.
Murat seni eleyerek çocuklarına kavuşmanı istemiş, doğru mu?
— Hayır, öyle bir şey yok. İkincide ortaya çıktı durum. Bu bir yarış. Şöyle bir yanlış anlama var. Ev içinde herkes mi doğal? Hayır. Tam olarak herkes kendini göstermiyor. Murat’ı başarılı buluyorum çünkü o bir profesyonel.
★
Nasıl yani?
— Eve adımını attığı anda bir yarışmaya giriyorum diyerek adım attı. “Yaşamak için öldürmen gerekiyor, en yakınındakini yok et” dedi ve yaptı. Çok zor bir durum bu. Psikolojik olarak insanları etkileyecek bir karar. Size yarışı kaybettirecek insanı elemek zorundasınız. Dışarıda yine görüşeceğiz. O evden çıkanların kıyasıya düşman olacaklarını düşmüyorum. Murat’a kızgınlık ve kırgınlık arasında bir duygum var. Çocuklarıma beni kavuşturmak istiyormuş. Bence yalan. Oysaki ben onlara bir gelecek sağlamak için yarışmaya girmiştim.
Seksi biri olduğunuz sizden etkilenen erkeklere ne diyorsunuz?
— Çekici olayına karışmak istemiyorum ben. Konu oldu ben seks objesiymişim diye. Jartiyer takıp frikik vermedim ki. Herkes banyodan havluyla çıkar. Günde bir kez banyo yaparım. Dört kez yapıyorum gibi gösterildi. Hepsini geçelim. Melih’in sarılmadığı kucağına yatmadığı insan yok. Neden ben konu oldum? Burada 35 yaşında bir kadın, 19 yaşındaki bir çocukla, hadi 20 diyeyim. Benim ülkem nereye gidiyor? Bırakın bunları ekonomik krizle uğraşın.
Melih için neler söyleyebilirsiniz?
— Melih Değirmenci’nin sahip olduğu sevecenlik, bir erkekte olması gereken birçok özelliği, daha büyük bir yaşa taşırsanız ona farklı bakabilirdim. Yaşamadım. Öyle biri olsaydı hoşlanabilirdim.
★
İşimi, arabamı bıraktım dediniz. Şimdi ne yapacaksınız?
— Oraya gidişim umuda yolculuk gibiydi. Belki işçi ailesinden gelmem nedeniyle şöhreti düşünmedim. Ben bu yarışma bitince normal bir iş bulup çalışacağım sanıyordum. Şimdi ise Etiler’deki evimin kirasını ödeyemiyorum. Artık gazeteyi açıp bir sekreterlik işi bulamam. En hassas noktalarım öğrenildi. Düzenli bir maaşım olsun istiyorum. Ev kiramı ödeyebilmem önemli. Şarkı söylemenin, sinemada oynamanın eğitim sonucu olduğuna inanıyorum ama belki bir deterjan reklamında oynayabilirim ya da bir dizide abla rolü alabilirim.
GÖZETLENMEKTEN BIKMADILAR
Yayımlanmaya başladığı günden itibaren milyonlarca izleyiciyi ekran başına çeken “Biri Bizi Gözetliyor” sonunda bitti. (dermişiz!) Çünkü yarışmacılar şimdi de “gözetlendirkleri” bir mavi yolculuğa çıktılar. Yakında “BBG Fantoma’ya Karşı” ya da “BBG’nin Oğlu” gibi diziler de başlarsa şaşırmayın!
BBG BİRİNCİSİ MELİH İLE YAPILAN RÖPORTAJ
İdeal Türk genci nasıl olmalı Melih?
— Türk gençliği güzelliğe ve doğruya doğru gidiyor. Türk gençliği her zaman ne yapmak istediğimi bilir. İdeal Türk genci Atatürkçü, doğru yolu bulan, gelişimlere ve yeniliklere açık, bilinçli, eğitimli ve kendi kültürüne sahip çıkan insanlar olarak görüyorum.
RTÜK’ün programı değerlendirmesini nasıl karşıladın?
— Yarışmada çok bilinçsiz yaşadık. Türk aile ve toplum yapısına ters insanlar olduğumuz söylendi bizlere. Bunu söyleyenler de bizleri yaratan ve eğiten kişilerdi. Bu gençliği onlar yarattı ama bir gerçeği unutmasınlar, bu gençlik önünde sonunda kendine hâkim olur ve belirli olaylara taviz vermez.
Okuduğunuz yazarlar kimler?
— Bir gün aldığım gazete ile başka bir gün aldığım gazete birbirini tutmaz. Gazeteyi daha çok haber alma amaçlı okuyorum. Daha çok okuduğum kitaplar roman ve şiir tarzında. En sevdiğim şair Nâzım Hikmet.
★
Hayata felsefeniz nedir?
— Hayatta istediğin her şeyi yaptın mı? sorusuna, “En azından çabaladım” demek istiyorum. Bu benim için önemli.
Aşk sizin için ne ifade ediyor?
— Aşksız olmaz. Ya hızlı sever kaybeder ya da ilk başta arkadaş olduğunuz kişinin ardından bir ilişki başlar. Sevgi ve saygı çerçevesinde olması önemli.
+
Aşkınız uğruna neler yapardınız?
— Her şeyi yaparım, yaptım da. Bu konuda çok fazla deliliğim ve sabıkam var. Sevgimi hak ettiğini anlarsam sonuna kadar giderim.
★
Bir kitap yaz deseler konusu ne olurdu?
— Şiir kitabı olurdu. Yaşamın bütün noktalarının tek tek ele alındığı bir kitap yazardım. Kendi yazdığım 800’e yakın şiir var. Bir dilediğim var, bu sözümün üzerine şiir kitabı için teklif getirilmesin.
Eray’la birbirinizden nefret ediyor musunuz?
— Kesinlikle hayır. Ben Eray’ı gerçekten seviyorum. Bir yarışmaydı geçti. Her insan taraf tutabilir.
★
Sizce Eray, Türk gençliğinin hangi özelliğini temsil ediyor?
— Eray dobra bir insan. Eray’ın söylediği bir lâf vardı. “Söylediğimi yapın, yaptığımı yapmayın.”
★
100 milyarın sahibi oldun, planların neler?
— Yarışmaya girmeden de girdikten sonra da çok iddialıydım. Her zaman en iyi olan işleri yapmak ve yaptığım işlerde iyi olmak için çabaladım. Planladığım bir şey yok. Ama önce okulumu en iyi şekilde bitirmek istiyorum. 100 milyar gelecek için tam anlamıyla bir garanti değil.
BBG ERAY İLE YAPILAN RÖPORTAJ
Türkiye’nin yaşadığı ekonomik kriz sence nasıl aşılır?
— Gereğinden fazla tüketime yönelik hareket etmemek, ifrata kaçmamak.
Siyasi arenada kendini nerede görüyorsun?
— Birçok şeyin farklı doğrularını alarak kendi doğrunuzu yaratabilirsiniz. Evdeki hallerime bakarsanız, kalkıp “hayırlısı olur inşallah” dediğimde “heeey bu bizden” ya da Cem Karaca şarkıları söylediğimde “heeey bu bizdenmiş” denmesi gereksiz.
Konuştuğun Türkçe’nin kaç kelimeyle sınırlı olduğunu düşünüyorsun?
— Diğerlerinden daha fazla olduğunu düşünüyorum. Diğerleri kaç diyorsa onlardan fazla.
Sana bir kitap yaz deselerdi konusu ne olurdu?
— Şiir kitabı yazmak isterdim. Adını “Ömrüm” koyduğum bir kitap hayal ediyor.
★
Ortalığı karıştırmak için seçildiğini söylemişsin, doğru mu?
— Tam olarak değil ama ben izleyenlere hep bir şeyler verilmesi gerektiği taraftarıyım. Tüm elemelerde bu yarışmaya karşı olduğumu söyledim. Beni seçerlerse tüm insanlara bu duygularımı anlatacağımı söyledim ve yine de seçildim. Kafama takılıyor şu 900’lü hatlar. Benim sözleşmem olduğu için konuşmam istendiğinde ne gidip konuşacağım? İlk söylediğim “Neden böyle bir şeye paranızı veriyorsunuz?” olacak. Buraya girme nedenim istemediğim her şeyi kötülemek.
★
100 milyarı sen alsaydın ne yapardın?
— Mutlaka çok iyi değerlendirirdim. Türkiye’nin bu zor günlerinde ana parayı sabit bırakarak birilerine istihdam sağlayıcı bir kuruluş oluştururdum.
★
Kızların sana olan ilgisi arttı mı?
— Arttı. Kızlardan çok ilgi var. Kendimi daha iyi hissediyorum ama umarım şımarmam çünkü alışık olmadığım bir şey.
Kaynak: 2001, Tempo Dergisi