Her biri caz tarihinde kilometre taşı olan isimler: Sidney Bechet, Thelonious Monk, Horace Silver, Art Blakey, Freddie Hubbart, McCoy Tyner. Yıldızları bünyesinde toplayan ünlü Amerikan caz firması Blue Note’un kataloğuna nihayet bir Türk cazcı girdi. Önder Focan’ın yeni albümü “Yıldızların Altında” tüm dünyada aynı anda satışta.

 94’ten bu yana bir kaset, üç CD yayımladınız. Şimdi yenisi çıktı. Sırrınızı söyleseniz de ayakta kalmaya çalışan popçular feyz alsa.
— Prodüksiyonların mantığı arasında fark var. Diğer cazcı arkadaşlarım adına da konuşursam, biz öncelikle ürünlerimizi bir an önce ortaya çıkarmak, zevk alacak, insanlarca paylaşmak istiyoruz. Getirisi olur ya da olmaz. Çıkış noktamız bu değil. Çoğu sponsor desteğiyle yayımlanıyor. Yüzde 100 ticarî faaliyet değil yani. Bunun avantajı var.

0139-onder-focan-albumleri-yildizlarin-altinda-hicaz-1998-erken-albumu-jazz-guitar-albumu-aktuel-dergisi (1)
Önder Focan, Blue Note’dan yayımlanan yeni albümüyle dünyaya açılıyor. (1998, Aktüel)

Garanti Bankası’nı nasıl ikna ettiniz?
— Bestelerimiz için, popçular gibi, 30 bin dolarlık telif almıyoruz. Prodüksiyonlar ucuza çıkıyor. Çok satmasa da yapılan işler uzun zaman göz önünde kalıyor. Sonuçtan sponsorlar memnun. Ama destek almak için sponsora tutarlı bir proje götürmeniz, daha önce yaptıklarınızı anlatmak gerek. En az benim kadar iyi müzisyen arkadaşım var. Proje hazırlamadıkları için bu imkândan mahrumlar.
Bu curcuna ortamında sesinizi duyurmayı nasıl başarıyorsunuz?
— Reytingi yüksek televizyonlar sayesinde. Çok özel olaylar olmadıkça cazın yeri pek yok. Yazılı basının bir kısmı bizlerin yaptığı müziğe ilgi duyuyor. Bu yolla sesimizi duyuruyoruz ancak.

0139-nokia-6110-reklami-kizilotesi-telefonlar-1998-basari-elektronik
NOKIA 6110 — Telefondan telefona, telefondan bilgisayara, telefondan yazıcıya kızılötesi kablosuz iletişim.

Türkiye’de caza ilgi azalıyor mu?
— Genç nüfusta caza karşı bir ilgi kaybı olduğu görülüyor. Çünkü cazla karşılaşma olasılıkları çok az. Radyo ve TV’nin sınırlı olduğu günlerde rastlantı sonucu insanların karşısına caz çıkabilir, bu da ilk kıvılcıma yol açabilirdi. Biz böyle başladık. Şimdi yüzlerce kanal, binlerce program arasında gençler caz müzikle hiç karşılaşmayabiliyor. Süper FM dinleyen bir insanı düşünün mesela, caz duymadan ömrünü tamamlayabilir. Kulak alışkanlıklarında da değişim söz konusu. Eskiden müzisyenler az emek harcanmış ürünlerle ortaya çıkmaktan çekinirdi. Şimdi bunlar moda. Geçenlerde, lokallerde çalan bir arkadaşım, birkaç mezürlük ve armonisi bile olmayan parçaları çalamadıkları için kötü müzisyen muamelesi gördüklerini söylemişti. Buna karşın, İstanbul dışında verdiğim konserlerde gençlerin daha araştırmacı ve katılımcı olduklarını görüyorum.

0139-onder-focan-randy-brecker
Önder Focan, Grammy ödüllü caz trompetçisi Randy Brecker ile birlikte.

1994’te İlkin Deniz ile başlattığınız caz albümü bombardımanı nasıl gerçekleşti?
— İlkin’le ilk albümlerimizi yayımlarken çıkış noktamız şuydu: Türkiye’de cazcılar otel lobilerinde çalan, asansör müziği yapan insanlardır biçimindeki önyargı değişmeli. Başladığımızda bu işin arkasının geleceğini hissediyordum. Doğru çıktı. Plakçılar ilk albümlerimizi nereye koyacaklarını bilemediler. Kerem Görsev’in CD’si Kenan Doğulu ve Kayahan’ın arasına yerleştirildi mesela. Arayanlar bulamıyor, meraklıları keşfedemiyordu. Albümler çoğaltıkça yerleri değişti. Tuna Ötenel, Asia Minör, Emin Fındıkoğlu, İlhan Erşahin derken bazı plakçılarda Türk cazı rafları oluşmaya başladı. Yani hep birlikte davranıp kendimize yer açtık. Aynı hızla devam ediyoruz. Aydın Esen ve Arto Tunç’un, Nilüfer Ruacan’ın albümleri bugünlerde piyasaya çıkıyor. Keram Görsev Amerika’da, Ali Perret ise Türkiye’de kayıt yapıyor. Ama bunun yansımasını konser ve festivallerde göremiyoruz.

0139-telsim-costu-bi-kere-1998-serhat-ozcan-olgun-simsek-kudret
Bir Demet Tiyatro oyuncuları Olgun Şimşek ve Serhat Özcan ile “Telsim coştu bi’ kere” reklamları (1998)

Yatakta gitar çaldığınızı söylüyorlar. Aile yaşantınız ne durumda?
— Müzik aile yaşantımı zedelemiyor, tam tersine pekiştiriyor. Eşimden ciddi destekler görüyorum. Albüm ve konserlerle ilgili yazışmaları-görüşmeleri yürütüyor. Zuhal’in desteği olmasaydı müziği yürütemezdim. Mühendisliği ve proje çizmeyi çok seviyorum. Yaratıcılık konusunda müzikle paralellikler olduğu kanısındayım. Matematiksel düşünebilme müzikte önemli avantaj sağlıyor.
+ Besteler günlük çalışmalarda mı ortaya çıkıyor?
— Sabah aklımda bir melodi ya da imajla uyanıyorum. İlk sekiz mezürü hemen yazabilirsem, melodi besteye dönüşür. Haftada en az bir akşam Gramofon’da, grupla çalıyorum. Sonra albüm projelerine dönüşüyor.

0139-onder-focan-1994-jazz-guitar-albumu-diskotur-plakcilik
Önder Focan’ın Diskotür Plakçılık’tan çıkan “Jazz Guitar” albümü. (1994)

Türk Cazı, Türk Cazcısı sizin için ne ifade eder?
— Bir şey ifade etmiyor çünkü milliyetçi değilim. Türkiye’de yaşayan, Türkiyeli bir cazcıyım. Bence her cazcının dağarcığında iki temel öge bulunmalıdır. Temel caz bilgisi ve repertuar. Farklı kültürlerin müzikçileri buluştuğunda bu ortak dili konuşur. Her müzikçinin bir üslubu var. Benim gitar tonumda da yaşadığım kentin renkleri görülür. Tamburu çağrıştıran tonlar duyarsınız mesela. “Türk Cazı” diye bir tür olduğunu da sanmıyorum. Kerem Görsev’in, Tuna Ötenel’in de CD’lerini dinlediğinizde bu adamlar şu enlem, şu boydan geliyor diyemezsiniz. Demeniz de gerekmiyor zaten.



0139-kenan-seranoglu-1998-titan-saadet-zinciri-aktuel-dergisi

  Kaynak: 1998, Aktüel Dergisi