İmaj ve medya tartışmalarının bolca yapıldığı siyasi süreçte yerini değiştiren Tansu Çiller, 1993 yılında DYP’nin ve politikanın tek patronu oldu. “Türkiye’nin El Turco’su olurum” diyen Cavit Çağlar genel başkan adayı olduğunu açıklıyor, ama partinin Bursa il kongresinden sonra ağlayarak adaylıktan çekildiğini söylüyordu. “Kitaba bakılarak parti yönetilmez” diyerek genel başkanlığın güçlü adayı Tansu Çiller’e çatıyordu.
Haziran ayı başında Çağlar/Çiller savaşı yeniden hareketlendi. Çiller için “Ekonomik anlamaz. Ağlayarak getirdiği hazine müsteşarını istifa ettirecek duruma getirdi. Üç müsteşarı ile geçinemiyor. 33 bakanla nasıl geçinecek?” diye soran Cavit Çağlar’a cevap gecikmedi. “Ben hizipler üstüyüm. Partiyi kucaklayabilecek konumdayım. Çağlar’ı da kucaklarım”.
Çiller’in ilk icraatlarından biri de TRT genel müdürünün değiştirilmesiydi. Başlangıçta tam 60 aday vardı. Ancak TRT yüksek kurulu üç kişiyi aday gösterdi. 9 Temmuz’da yeni genel müdür seçildi. TRT’nin yeni patronu artık Tayfun Akgüner’di. Bu süreçten sonra Çiller Hazine Dış Ekonomik İlişkiler genel müdür yardımcısı Bülent Payaslıoğlu’nu görevden aldı.
PKK terörünün üstüne arkasına ordunun tam desteğini alarak gitmeye karar veren Çiller, 22 Temmuz’da kabineyi Hakkari’de topladı. Daha sonra Hakkari, Batman ve Diyarbakır’da “Aranıza ana olarak geldim” diyerek seslendi.
Çiller Amerika’da
Başbakan Tansu Çiller 15 Ekim’de Beyaz Saray’ın davetlisi olarak ABD Başkanı Bill Clinton ile 2 saat 15 dakika görüştü. Çok samimi bir havada geçen buluşmada, ikili ilişkiler, Irak’a uygulanan ambargo nedeniyle Türkiye’nin uğradığı zarar, Somali, Kafkaslar’daki gelişmeler ve Bosna-Hersek olayları da ele alındı. Fakat Çiller ekonomik konularda Washington’daki finans çevrelerinden iyi sözler duymuyordu. Dünya Bankası yetkilileri başbakana, “Şimdiki de dahil olmak üzere, yaklaşık 5 yıldır uygulanan programlar, Türk ekonomisindeki sorunları çözmek yerine daha da ağırlaştırdı. Bu nedenle program değiştirilmediği takdirde Türkiye’ye acil kredi vermemiz mümkün değil. Size program kredisini ancak yeni bir makro istikrar programı hazırlamanız durumunda verebiliriz” diyorlardı.
KDV’yi yükseltti
Tansu Çiller’in icraatlerinden biri de 20 Ekim 1993’te çalışanlara vergi iadesini kaldırmasıydı. Bazı mallarda KDV oranını yükselten hükümet, 35 trilyonluk bir tasarruf elde edeceğini hesaplıyordu. KDV zamlarının yürürlüğe girdiği 2 Kasım 1993 günü, bordrolular maaşlarındaki olağanüstü kesinti nedeniyle tam bir şok yaşadı. Devlet, çalışanlarının maaşlarının yarısına bir kez daha el koyuyordu. Kasım ayına gelindiğinde gözler 21 Kasım’da yapılacak DYP kongresine çevrildi. Çiller kongrede 1134 oyun 1045’ini alarak ikinci kez DYP genel başkanı seçiliyor ve konumunu pekiştiriyordu. Artık DYP’de tek patron o idi.
EN GÜZEL BAŞBAKAN
Evet, dünyanın gelmiş geçmiş en güzel başbakanına sahip olduk! Fizik güzelliğini, devlet işlerine de yansıtmasını ve milletimizin yüzünü her alanda güldürmesini içtenlikle arzu ediyorum. Bunu başardığı, ülkemizin zamanını boşa harcamadığı, namussuzluğun üzerine gittiği, vatanın ve milletin bölünmezliği ilkesine sahip çıktığı, ekonomide gereken reformları yaptığı sürece, bütün olanaklarımızla kendisine destek veririz. Emin Çölaşan, 14/6/1993
Kaynak: 1993, Tempo Dergisi
