Öztürk, “İslam’ın adını yüzde 70 Arap örflerinden ibaret şeriatla değiştirdiklerinde kimsenin gıkı çıkmıyor” diyerek kızıyor. İşte Yaşar Nuri Öztürk’ün şeriat, Alevilik, Sünnilik, “Türk Müslümanlığı”, “Anadolu Müslümanlığı” ve “Yaşar Nuri Öztürk Müslümanlığı” üzerine görüşleri.
YAŞAR NURİ ÖZTÜRK KİMDİR?
• 1945 Bayburt doğumlu. Babası ilk hocası ve mürşidi olmuş. Arapça ve Farsça’yı babasından öğrenmiş.
• Hukuk ve İlahiyat fakültelerini bitirdikten sonra avukatlık yapmış.
• 1976’da üniversiteye girmiş, 1980’de “İslam Felsefesi” alanında doktorasını vermiş. 1986’da doçent, 1993’te profesör olmuş.
• 1993 yılından beri İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi dekanı.
• Yaşar Nuri Öztürk’ün pek çok ödülü ve kitabı var. Kitapları çok satıyor. İslam konusunda en çok okunan yazar.
• İslam’ın gerçek kaynağının Kur’an olduğunu ve Kur’an’a dönülmesini gerektiğini yüksek sesle söyleyen ilk bilim adamlarından.
• Son kitaplarından “Kur’an’daki İslam” 33’üncü baskıya ulaşmış.
• “Yeniden Yapılanmak” kitabı da diğer kitapları gibi korsan baskılar dışında inanılmaz sayıda kişi tarafından okunuyor.
• “Kur’an-ı Kerim Meali” 122’inci baskısına ulaşmış.
• “Ses Bir Gün Yankılanır” simli kitabı yirmi gün içinde piyasada olacak. Bu kitapta dinle bağlantılı yaşadığımız sıkıntılar, güncel olaylar işleniyor. İrtica konusuna 30 sayfa ayırmış.
• 18 yıldır Hürriyet gazetesinde köşe yazarlığı yapıyor.
TEMPO: Türk Müslümanlığı diye bir şey var mıdır? Varsa nedir?
ÖZTÜRK: Ortada Müslümanlık diye bir şey yok. Olmadığı için sayın başbakan o sözü söyledi zaten. Başbakanın ve onu izleyerek konuşan komutanın ne dediği malûm. Lâfı boğmanın anlamı yok. Müslümanlık veya İslam adı altında bize Arap, Bedevî örfleri veya şunun bunun alışkanlıkları yutturuluyor. Yirmi senedir söylüyoruz. Arabizmi bize İslam diye satıyorlar diye. Bunu gözden kaçırmak için “Vay! Sen Türk Müslümanlığı dedin” diye tartışmanın âlemi yok. Başbakan siyasetçidir, ötekisi askerdir. İlahiyatçı sıfatıyla adını tam koyamayabilirler ama kast ettikleri ortadadır. Ben aynen katılıyorum. Ne diyorlar? Dinimizi Arap/Acem örflerinden temizleyeceğiz. Örfleri ne kelime? Katranları, heyezanları demek lâzım.
YAŞAR NURİ ÖZTÜRK: “Herkes kendi Müslümanlığına İslam dediği için onu bir süre bırakalım, olay ortaya çıksın, karmaşadan kurtuluncaya kadar Kur’an İslam’ı diyelim diyorum.”
TEMPO: Kur’anda yazılanları uygulamaya çalışmak şeriat değil midir?
ÖZTÜRK: Ne münasebet. Kur’an’da yazılı olanlara bakıyorum ben. Şeriat, izafiyetleri olan beşeri bir kavramdır. İçinde Kur’an’dan bir şeyler vardır. Başka şeyler de vardır.
TEMPO: İslam evrenseldir ama Türk, Acem, Afgan ve İran Müslümanlığı olabilir mi?
ÖZTÜRK: Müslümanlık deyince insan giriyor devreye. İslam, Kur’an’ın kapakları içinde ne varsa odur. Arap’ı, Acem’i, Çin’lisi olmaz. Müslümanlık, İslam’dan kişilerin anladıkları demektir. Soruyorum insanlara. Çinli Müslüman olamaz mı? Herhalde hiçbir İslam ülkesinde görmediğimiz bir tarz, renk ve desen içinde olurdu. Bu evrenselliğin icabıdır. Böyle olmasa İslam evrensel olmaz.
★
TEMPO: Türk Müslümanlığı eşittir Anadolu Müslümanlığı denebilir mi?
ÖZTÜRK: Bir zamanlar öyleydi. Bugün Türkiye’deki Müslümanlık doğrudan Arap hegemonyasına adapte, teslim olmuş bir Emevi Müslümanlığıdır. Hatta Emevi Hanedanlığı’na karşı çıkmayı mezhep meselesi yapan İran’da bugün yaşanan Müslümanlık da Emevi Müslümanlığıdır. Dünya Müslünanlarının hatta Arapların bile buna çare bulmaları lâzım. Çünkü bu olay Müslümanlığın aleyhine olur.
TEMPO: Türk Müslümanlığı tabiriyle Alevilik arasında bağ kuran ve Aleviliğin empoze edileceğini söyleyen yazarlar var. Mantıken saçma ama bu telaffuz ediliyor.
ÖZTÜRK: Ben ona karşıyım. İki bakımdan, ben Aleviliğin de Kur’an’daki İslam adına pek bir şeye sahip olduğu kanaatinde değilim. Hurafeler tarafından abluka altına alınmış. Bir yanda Arabizmin atalar dini, orada da dedeler dini. Kur’an’dan baktığımızda ikisi de dökülüyor. Bu tabirde Alevilerin himayesi vardır iddiası, bence zorlama ve çok tutarsız bir şey.
Kaynak: 1998, Tempo Dergisi
