Artık duymayan kalmadı. Holywood’da Turhan Bey adında genç, yakışıklı bir Türk artisti var. Birkaç yıl içinde süratle ilerleyerek yıldızlığa yükselen bu kıymetli sanatkârla bütün dünya meraklıları alâkadar. Onun hakkında yazılan her şey büyük bir ilgi kazanıyor.

Turhan Bey, hakikaten Türk müdür değil midir? Bu mesele bugün bile tam manası ile aydınlanmış değildir. Sanatkârın kendi sözlerine ve stüdyosunun yaydığı haberlere bakarsak, baba tarafından Türk, anne tarafından da Çekoslavakyalıdır. Türkçe bilmeyen ve Türkiyeyi bir defa bile görmemiş olan Turhan Bey’in babası hakkında da pek katî bir malûmat yoktur. Yine kendi dediğine göre babası Salahaddin Şultavi Bey’dir. Stüdyonun işaretine bakılırsa: Beylik, Salahaddin Şultaviye ailesinden kalma bir ûnvandır. İşte bu nokta meseleyi karıştırıyor. Türkiye’de ‘Beylik’ yoktur. O halde Salahaddin Türk değildir. Yahut aslen Türk olup Mısır, Cezayir veya Tunus’a yerleşmiş bir ailenin çocuğudur.

Bir de meseleyi başka tarafından münakaşa edebiliriz. Amerikalılar, malûm, reklama, propangadaya meraklı kimselerdir. Bu ‘Bey’ kelimesini belki de şarklı oluşunu iyice ifadee edebilmek ve seyirciler arasında bir merak uyandırmak için Turhan’ın ismine bir ûnvan olarak eklemişlerdir. Yahut da ‘Bey’i bir isim, bir soy isim olarak kabûl etmiş olabilirler.

Bir ara bazı kimseler Turhan Bey’in babasının hâlâ Ankara’da olduğunu iddia ettiler. Fakat bu da ispat edilemedi.

Stüdyonun verdiği malûmattan şunları öğreniyoruz:
Salahaddin Şultavi Bey, annesi gayet zengin Çekoslavakyalı bir cam fabrikatörünün kızı. Aile Viyana’da yaşadığı için Turhan Bey de takriben 1920 yılının 30 martında Viyana’da doğmuştur. (Takriben diyoruz, çünkü stüdyolar genç artistlerin yaşlarını tam olarak bildirmekten çekiniyor. Bunu öteden beriden duyduğumuza göre hesaplıyoruz)
Almanya Avusturyayı işgal etmeden bir müddet evvel annesi neleri var, neleri yok satıp oğluyla beraber Fransaya geçmişti. Burada bir otele yerleştiler ve ellerinde parayı yiyerek yaşamaya başladılar. İşte bu otelde tanıştıkları bir adam bilerek veya bilmeyerek Turhan’ın artist olmasına sebep oldu. Bu adam Dr. Ludwig Wilson adında Amerikalı bir avukattı. Paris’teki işlerini yoluna koymak için gelmişti. Turhan Bey ve annesiyle ahbap oldu.

Bir gün avukat, Turhan’a:
— Niçin Kaliforniya’ya gitmiyorsunuz? Oranın havası annenize çok iyi gelir.

İşte o günden sonra Turhan Bey, Universal film şirketine yazılmıştı. Lubin’in tavsiyesiyle Turhan Bey bir mektebe girerek İngilizce öğrenmeye başladı. Warner Bros artist avcılarından biri Turhan Bey’i pek beğenince Erol Flynn’in çevirdiği “Karanlıkta Ayak Sesleri” filminde oynadı. Turhan Bey son filmlerinde Maria Montez ve Jon Hall ile birlikte oynamıştır. Turhan Bey, bugünün bilhassa kadınlar tarafından en sevilen yıldızlarından biri olmuştur. Boyu 1.85, kilosu 70’tir. Gözleri ela, saçları siyahtır. Bir zamanlar Susanna Foster’la nişanlıydı. Şimdilerde Lana Turner ile arası çok iyidir.

Kaynak: 1945, Yedigün Dergisi