Birçok şöhretli sanatçı gibi Gönül Yazar da şöhretin zorluklarından söz ediyor ama şikâyet ederken bile gözleri ışıl ışıl konuşuyor. Belli ki bütün zorluklarına rağmen memnun hayatından. Şöhretli şarkıcı: «Dünyaya yeniden gelmek mümkün olsaydı yine aynı mesleği seçerdim» diyor.

0233-gonul-yazar-haberleri-1972-ses-dergisi-sohretin-mesuliyeti-gunduz-hastane-gece-sahne (1)
FOTOĞRAFLAR: Erol Dernek • Şöhretin Mesuliyeti, Gündüz Hastane, Gece Sahne

ALO, Gönül Hanım’ı arıyoruz efendim.
— Gönül Hanım yoklar. İki gün önce hastaneye yattılar.
Nasıl olur, daha dün akşam gazinoya çıkmış.
— Evet, gündüz hastanede yatıp, geceleri gazinoya çıkıyor. Programdan sonra tekrar hastaneye dönüyor.
Meraklanmıştık. Olayın aslını çözmek için hemen hastanenin yolunu tuttuk. Yazar’ın yattığı odanın kapısına şu levha asılmış: «Ziyaretçi kabul edilmez!»
Tahmin ettiğiniz gibi odaya biz de kabul edilmedik ama meseleyi çözmek pek güç olmadı. Meğer Yazar’ın sesi fena halde kısılmış. Konuşamayacak hale gelmiş. Doktoru Erdoğan Konuk hastaneye yatmasını, hiç konuşmamasını tavsiye etmiş. Gönül Yazar gündüz hastanede tedavi oluyor, geceleri sahneye çıkıp şarkı söyledikten sonra tekrar sahneye dönüyormuş.

0233-mutluluklarini-vezuv-505-ile-suslediler-1972-yilinda-firin-reklamlari
EMAYETAŞ — Genç kadın bir Vezüv 505’e sahip olalıberi eşi ve dostları tarafından daha çok beğeniliyor, daha çok takdir ediliyor. Çünkü Vezüv 505’in fırınında hazırladığı yemekler öylesine lezzetli, kızarttığı piliçler öylesine nefis ki.

ŞÖHRET OLMAK KOLAY DEĞİL
Anlattığımız olay bundan beş ay kadar öncesine dayanıyor ama aynı olayın her gün tekrarlanması mümkün. Çünkü Gönül Yazar, yine bir gazinoda «As» olarak çalışıyor, yine her gece en az on beş şarkı söylüyor. Üstelik havalar sıcak, terleyip üşütmek tehlikesi de kışa nispetle daha çok. Ama Gönül Yazar’ın tıpkı bir Zeki Müren, Emel Sayın ya da Behiye Aksoy gibi gazinoda çalıştığı sürece hastalanmaya hakkı yok. Çünkü o bir as solist. Diğer bir deyimle gazinonun lokomotifi. Hastaneye yatacak, ameliyat olacak, ilaç alacak ama yine de sahneye çıkacak.

0233-gonul-yazar-haberleri-1972-ses-dergisi-sohretin-mesuliyeti-gunduz-hastane-gece-sahne (3)
İŞTE GÖNÜL YAZAR — Her zaman genç, her zaman şık, her zaman neşe, hayat dolu. Resimlerde Gönül Yazar’ın 1972 gardırobundan üç kostüm görüyorsunuz. (1972, Ses Dergisi)

Gönül Yazar’ın Etiler’deki yazlık evinin terasında işte bu konuda konuşuyoruz. Daha doğrusu Gönül Yazar derdini anlatıyor, biz dinliyoruz. Ama tatlı bir dert bu. Şikâyet ederken bile, gözleri ışıl ışıl Gönül’ün. Belli ki bütün zorluklarına rağmen memnun hayatından.
— Bir hafta kadar önce, eski bir dostumu evinde ziyaret etmeye gitmiştim diye başlıyor söze Gönül. «Geldiğimi duyunca mahallenin bütün çocukları evi doldurdular. Sekiz yaşlarında kadar bir kız çocuğu bana Türkan Şoray’ın resimlerinden derlenmiş kocaman bir defter getirdi. Defterin içini özenle süslemişti. Bir an gözleri dalıp gitti sayfalardan birisine. ‘Gönül Abla’ dedi. Türkan Abla kim bilir ne kadar mutludur değil mi? Şaşırmıştım. ‘Neden’ dedim. Kendi mantık ölçülerine göre yorumladı: ‘Zengin, güzel, hem de meşhur. Niye mutlu olmasın?’ Küçüğü karşıma alıp ona uzun uzun şöhretin zorluklarından hiçbir zaman mutluluk getirmediğinden, Demokles’in kılıcından bahsetmek istedim ama kavrayamayacağını bildiğim için son anda vazgeçtim.»

0233-gonul-yazar-haberleri-1972-ses-dergisi-sohretin-mesuliyeti-gunduz-hastane-gece-sahne (2)
GÖNÜL YAZAR — Hiçbir zaman düzgün bir kıyafet giymeden, makyaj yapmadan dışarı çıkamam. Dilediğim gibi, dilediğim yerde eğlenemem. Ama ne yapacaksınız her şeyin bir karşılığı var hayatta. Katlanmak gerekli. Aksi halde eski hayatınıza dönmeniz işten bile değil.

Telefon çaldı. Gönül Yazar sözlerine ara verip, pencerenin içine koyduğu telefona doğru yürüdü. Ahizeyi kaldırdı ve konuşmaya başladı:
— Ayşe Hanım sen misin? Bugün değil ama yarın muhakkak gel. Matine günü biliyorsun. Sesim iyice kısık. Bu akşam idare ederim ama yarın iki kez sahneye çıkacağım. Neyse pek kalmadı. İnşallah sonuna doğru iğnelere lüzum kalmadan sesim açılır.

Telefonu kapadı. Gelip tekrar biraz önce oturduğu koltuğa oturdu. Eli masanın üzerinde duran sigara paketine doğru uzandı. Ne düşündüyse ateşten çeker gibi çekti elini sigara paketinden.
— İşte şöhretin bedeli. Her gün iğne yiyeceksiniz. Şu yaz gününde soğuk bir şey içmek yok. Sigara bile içemiyorsunuz. Zira hastalanmaya hakkım yok benim.
Hizmetçinin getirdiği ıhlamur bardağından bir yudum alıp, tekrar konuşmaya başladı:
— Önceleri gazinolara solist olarak çıkmaktan kesinlikle kaçınırdım. İleride yapacağım bir şeyler kalsın diye ‘As’ çıkmazdım emin olun. Sonra o günlerde sahneye fazla vakit de ayıramıyordum. Malûm bir de sinema cephemiz vardı o zaman. İki yıla yakın ara verdim sahneye. Tekrar seyirci önüne çıkarken artık ‘As’ olmaya karar vermiştim. Boğaz’da bir gazinoda çıktım önce solist olarak. Sonra, İstanbul tarafına transfer oldum. Uzun bir süre sahneye çıkmadığım için önceleri hayli heyecanlıydım ama başardım.

0233-bayan-murat-1972-tofas-reklamlari-murat-124-fotograflari
BAYAN MURAT — Ehliyetini üç hafta önce ama kolayca sıyrılıyor trafikte. Tatlı fren yapmayı beceriyor. Dar yerlere rahatça park edip, kolayca parktan çıkıyor. Usta şoför olduğundan mı? Değil. Murat, usta bir otomobil olduğundan.

SOLİSTLİK MASRAFLI İŞTİR
Gönül Yazar’ın sözlerini devamlı çalan telefon kesip duruyordu. Bu defa arayan terzisiydi. Yakında başlayacağı bir başka gazino programı için elbiselerinin modellerini bulduğunu müjdeliyordu. Yazar onunla da randevuleşip telefonu kapadı. Konu şimdi ister istemez elbiselere dönmüştü. Yazar yeniden anlatmaya başladı.
— Gecede binlerce lira para alıyoruz. Bunun tamamen bize kaldığını zannediyor herkes. Halbuki bilseler, nerelere gidiyor bu para. Gazinoya çıkarken her defasında en aşağı on, on iki elbise diktirmek zorundasınız. Gecede en az iki elbise giymeniz gerekli. Sahneye hep aynı elbiseyle çıkacak değilsiniz ya. Elbiselerinizin modelleri de orijinal olacak. Mecbursunuz bunu yapmaya.

Gönül Yazar’ın solistlik masrafları bu kadarla bitmiyor tabii. Ses düzeni için gecede bin liraya yakın bir para veriyor. Gazinonun normal mikrofonları dışında ilave bir tesisat daha kurduruyor her gece.
— Allahın iyi kulu muyum nedir daha solist olarak çalıştığım gazinolardan hiçbiri boş kalmadı. Hangi gazinoda çalıştıysam patronlarım daha programım bitmeden ikinci kontratı uzattılar önüme. Kısmetse beş yıl daha çalışmak istiyorum sahnelerde. Sonra mı? Bırakın artık canım. Çocukluğumdan beri sahnedeyim. Biraz da evimin kadını olayım.




0233-gonul-yazar-gencligi-1972-ses-dergisi-kapagi

 Kaynak: 1972, Ses Dergisi