Ä°slam Ãœlkelerinde EÅŸcinsellik

EÅŸcinsellik, kanunların ve dinin yasaklanmasına telaffuz edilmekten kaçınılmasına raÄŸmen hangi dinden olursa olsun dünyanın bütün toplumlarında var. Editörlüğünü Arno Schmitt ve Jehoeda Sofer’in yaptığı “Müslüman Toplumlarda Erkekler Arası Cinsellik ve Erotizm” adlı kitap, bu sapmanın geçmiÅŸi olduÄŸu kadar günümüzdeki durumunu da ele alıyor. Kitabın ilginç yanlarından biri, yazarlarının da eÅŸcinsel olması. Kitapta, Batı’da eÅŸcinseler “üçüncü cins” kabul edilirken, Müslüman ülkelerde toplum eÅŸcinsel erkeÄŸi aktif olması koÅŸuluyla hoÅŸ karşılıyor.

Ve işte Zuzu, dünyanın en eski şehirlerinden birindeki en ünlü eşcinsel. Oldukça fazla içen, orta yaşlı, çekici bir adam. Fuları, göbeğine kadar açık gömleği ve dar pantolonu ile Zuzu, geceleri caddelerde istekli erkekleri arar. Zuzu geçmekte olan birini gözüne kestirir. Dört şeritli yolu ağır ağır ve kendinden emin bir edayla geçer. Adamla tokalaşır ve onu içgüdüleriyle yoklar. Adam utanmış gibi görünse de karşı koymaz. Erkeklerle dolu başka bir araba yaklaşır ve ikisi de biner. Zuzu işi bağlamıştır.

Editörlüğünü Arno Schmitt ve Jehoeda Sofer’in yaptığı “Müslüman Toplumlarda Erkekler Arası Cinsellik ve Erotizm” adlı kitapta Gary B. MacDonald Suriyeli bir eÅŸcinseli böyle anlatıyor. DoÄŸumun ve çocuÄŸun cinsiyetinin hala kader olduÄŸu bir ülkede dünyaya gelen Zuzu, Suriye eÅŸcinsel buzulunun görünen ucu. Yazara göre Suriye, her ÅŸeyin ancak silahla baÅŸarılabildiÄŸi bir askeri yönetime sahip. Var olan politik karışıklık genç erkeklerin katılmak zorunda oldukları ve sık sık cephelerde öldükleri bir orduyu zorunlu kılıyor. Ä°leriye yönelik deÄŸiÅŸkenlik olasılığı hemen hemen yok gibi. Mühendislik ya da tıp dışındaki üniversite dereceleri bile, adi büro iÅŸleri, hatta daha da beterinden ötesini garanti edemiyor.
MacDonald, “Kısaca, erkeÄŸin gençliÄŸinde ona nasip olan ayrıcalık özgürlüğü tersine döner. Rossini’den bir naÄŸme yaÅŸayacağını umarak yetiÅŸtirilir, ama gerçekte yaÅŸam koÅŸulları neredeyse Wagner tarzıdır” diyor.

Açıkça söylemek gerekirse eÅŸcinsellik, farklı kültürlerde farklı anlamlar kazanıyor. Jeffrey Weeks’in kitaba yazdığı önsöze göre, Müslüman ülkelerdeki eÅŸcinsellik, Batıdakilerden çok farklı. Batıda erkek eÅŸcinsel genellikle kadınmış gibi kabul ediliyor. Kimi kez ondan “üçüncü” ya da “aradaki” cins olarak söz ediliyor. Müslüman ülkelerde ise erkek eÅŸcinselliÄŸine tek bir koÅŸul çerçevesinde göz yumuluyor. Aktif erkeÄŸin iliÅŸkiye gireceÄŸin erkeÄŸin pasif, yani “gerçek olmayan” bir erkek olması gerekiyor.

Kullanan ve kullanılan farkı
Bu bakımdan, müslüman toplumlarda erkekler arası cinsel iliÅŸkide “kullanmak” ve “kullanılmak” arasında kesin bir çizgi çekilmiÅŸ. Kullanan erkek, kızlarla da çıkıyorsa hatta evliyse toplum onun pasif bir erkeÄŸi kullanmasına daha çok göz yumuyor. Kullanılmak ise sosyal iliÅŸkileri zedeleyici bir davranış olarak kabul ediliyor. “Ancak beceremeyen kiÅŸi baÅŸkalarının kendisini becermesine izin verir” deniliyor. EÄŸer bir oÄŸlan “zamel” (ters iliÅŸkide bulunan kiÅŸi) imajına sahipse çevresinden biriyle aktif iliÅŸkide bulunması çok zor oluyor. Çevreden uzaklaÅŸana ya da evlenene kadar pasif rolünü üstlenmeye zorlanıyor. Kitapta erkek erkeÄŸe cinselliÄŸin Fas’tan Özbekistan’a beÅŸeri coÄŸrafyasını kaleme alan Arno Schmitt’in yaptığı saptamaya göre, kullanan ile kullanılanı aynı kategoriye sokmaki hem soyguncuya hem de soyulana “suçlu” demek ve temelde ikisinin aynı olduÄŸunu söylemek kadar yanlış sayılıyor.

AraÅŸtırmacı-yazar Ergun Hiçyılmaz, farklı kültürlerde eÅŸcinsellik konusundaki görüşlerini dile getirirken, “Gerek cinsel, gerek fikri sapmaları toplumsal, ülkesel ve dinsel olarak ayırmak kimsenin hakkı deÄŸildir. Ama bazıları, bu sapmaların menÅŸeini, söylediÄŸim üç olguda arama hakkını kendinde görüyor” diyor.
Hiçyılmaz’a göre, cinsel sapmalar Åžamanizm’de, OrtaçaÄŸ Hıristiyanlığı’nda günümüzde de ABD’de geliÅŸen tarikatlarda görülebiliyor. Hiçyılmaz, “Mormonların çok eÅŸli yaÅŸama biçimi de bir sapmadır. Ama birtakım sapmaları dinsel çerçeve içinde görmek bana ÅŸov gibi geliyor. Dinin siyasette kullanılmasına nasıl karşı çıkıyorsak, cinsellikte kullanılmasına da karşı çıkmalıyız” diyor.

Çetin Altan’a göre kadınların toplum içinde yer almamaları erkekler arası cinselliÄŸe ve erotizme zemin hazırlayabiliyor. Bu tıpkı, “Su olmayan yerde ne içebilirim?” demeye benziyor. Kapalı toplumda kadın bulamayan, kadınla aynı ortamı paylaÅŸamayan bir erkek bu tür iliÅŸkilere girebiliyor.

Bu durumda erkekler arası cinselliÄŸin nedenlerinden biri, kadınların zor eriÅŸilir olması deÄŸil, kadının toplumun bir parçası olmasında yatıyor. BaÅŸka bir nedeni ise erkeklerin haremleri kadınlarla dolu olsa da deÄŸiÅŸik bir zevkin tadına varmak istemeleri. Öte yandan Hiçyılmaz, Ä°slam dinin kuvvetle yaÅŸandığı toplum düzenlerinde eÅŸcinselliÄŸin yaygın olduÄŸu kanısında deÄŸil. Hiçyılmaz, Evliya Çelebi’nin verdiÄŸi rakamlara göre, Osmanlı’nın Avrupa içlerine kadar uzanan sınırları dahilinde tescilli eÅŸcinsel sayısının 430 olduÄŸuna dikkat çekiyor.

Bunlar dikenli konulardır
Çetin Altan, Müslüman toplumlarda erkekler arası cinsellik ve erotizm konusunda görüşlerini Nokta’ya şöyle özetledi:
— Dinlerin eÅŸcinsellik üzerinde bir etkisinin olduÄŸunu sanmıyorum. Daha çok kadının toplum içinde yer almamasının etkisi olabilir. Osmanlı’da askeri birliklerde “Civelek” ve buna benzer taburlar vardı. Osmanlı edebiyatının yüzde 80’i de oÄŸlan üzerine yazılmıştır Divan edebiyatı ÅŸiirinde de saklanmış deÄŸildir. Hatta halk edebiyatında da vardır. Ayrıca, Arap yarımadasının büyük ÅŸairi Emr’ül-Kays üç bin karı almıştır. PadiÅŸahların da haremi bundan aÅŸağı deÄŸildir. Üç bin karıyı ne yapacaklar bilemem. Haremlerinde bu kadar çok kadın varken deÄŸiÅŸik bir zevkin tadına bakmak istemiÅŸ de olabilirler. Topkapı Saray’ında “oÄŸlan becerme rahlesi” vardır. Aynı müzede 18’inci yüzyıldan kalma Karagöz figürleri de erkek erkeÄŸedir.
“Bahriye Çiftetellisi” diye bir ÅŸey vardır. Erkekler karşılıklı göbek atar. Güzel Ali’m, gül Ali’ni bir dedenin gönlünü yapamadın sen Ali’m diye bir halk türküsünü her gün radyolarda dinliyoruz. Çok eskiden yazılmış bir dörtlük geldi ÅŸimdi aklıma.
Mevleviler ney çalar,
Kadiriler dümbelek.
BektaÅŸiler puÅŸt olur,
Rufailer pezevenk.

17’inci yüzyılda Katolik cemaatinden bir papa, papazların birbirini sıcak yaz aylarında becermesi için icazet vermiÅŸtr. Bizde bu iÅŸ icazetsiz yapılmıştır. Ama bunları herkesin saklamaya çalıştığı dikenli konulardır.

Bir tecavüzcünün meslek araçları
Pasif eşcinsel ile rızası olmaksızın ilişki kurmak isteyen aktif eşcinselin organı büyük olmamalı ve aşağıda belirtilen 13 şeye sahip olmalı.
— Uzun iplikli bir iğne ya da çengel. (Çünkü bazı oğlanlar ışıklar söndükten ve herkes uyumuş görüntükten sonra yerlerini değiştirirler. Oğlanın giysisinde tutturulmuş iplik yardımıyla tecavüzcü kurbanını bulur)
— Bir top kağıt. (Odadaki alarm durumundaki adamların yaktığı mumları söndürmek amacıyla)
— Yumuşak terlikler. (Hem atak yapmak hem de geri çekilmek için)
— Üç adet çakıl taşı. (Oğlanın derin uykuda olup olmadığını kontrol etmek için bir tanesini bakır kaba atar. Eğer uyumamışsa aynı işlemi daha sonra tekrarlar)
— Tozla dolu küçük bir torba. (Oğlan sırtüstü uyuyorsa, kurbanın gözüne bir avuç toz atarak arkasını dönmesini sağlar. Eğer uyanırsa, tecavüzcü bir avuç toz atarak görmesini engeller ve kaçar)
— Şişirilebilir deri torba. (İki oğlan yanyana yatıyorsa, aralarına deri bir torba koyup şişirir. Böylece onları birbirinden uzaklaştırır. Aralarında yeterli mesafe açılınca torbanın yerini kendi alır)
— Sumak yaprakları. (Bunları çiğnemek, anüs ve penisi nemlendirmek için gerekli olan tükürüğü artırır)
— Yapay penis. (Kalçayı penise hazırlamak için)
— Başlığa tutturulan bir parça tüy. (Oğlan, tecavüzcüden en azından bir delil olabilecek türbanını kapmaya çalışırken tüm alabildiği tanınmayan bir tüy parçası alır)
— Sahte para. (Eğer uyanır ve karşı koyarsa oğlana vermek için. Karanlıkta gerçek paradan ayıramaz)
— Küçük bir yastık. (Bağırmasını önlemek amacıyla ağzını kapamak için)
—  Çiğ bir yumurta. (Her şey ters giderse tecavüzcü kendi yerine koşar, pantolonunu indirir, yüzü koyun yatar ve yumurtanın beyazını kalçalarına sürer. Böylece diğeri tecavüzcünün bir önceki kurbanı olduğunu düşünerek ona acıyacaktır.)
Muhammad M’rabet, The Nature Tree
(M’hashis, San Francisco City Lights Books, 1969)

Ä°slam hukununda eÅŸcinsellik
Bahreyn: 10 yılı geçmeyen hapis, fiziksel olan ya da olmayan cezalar.
Cezayir: İki aydan iki yıla kadar hapis.
Fas: 6 ayla 3 yıl arası hapis ve 120-1000 dirhem para cezası.
Ä°ran: Ä°dam
Kuveyt: 18 yaşından küçüklerle 10 yıl, yetişkinlerle ise 7 yıl hapis.
Lübnan: 21 yaşından küçüklerle alışkanlık haline gelmiş ilişkinin cezası 25-250 pound para cezası. Homoseksüelliğin cezası ise bir yılı geçmeyen hapistir.
Suudi Arabistan: Özgür bir bekar 100 kez kampçılanır ve sürgün cezası verilir. Müslümanla ilişkiye giren gayrimüslim ise taşlanarak öldürülür.
Ürdün: 16 yaşından küçüklerle cinsel ilişki kurmanın cezası 3-15 yıl zorla çalışmadır.

Kaynak: 1995, Nokta Dergisi